İki, Elit Aile
Avrupa Birliği vs ABD, Euro vs Dolar, Almanya vs ABD ve Rotschild ailesi vs Rockefeller ailesidir.
Bu rekabetin gerçek kaynağı Sirius dan, Alpha Drconis den, Nibiru dan, Mars tan veya Ay dan artık her nereden kaçarak geldiler ise (Gezegenlerinin yok oluşundan kaçış, Superman'in hikayesini anımsayın) ana gemilerle yeryüzüne Antartika'ya inen uzunlamasına kafa yapısı kızıl saçları, iri ve tuhaf vücut yapıları ve RH negatif kan gruplarıyla dünya dışı kökenli elitlerin aralarında 2 önemli aileye bölünmüş olmalarıdır.
Ana gemilerini parçalara ayırarak ve böylece elde ettikleri teknolojik araçları kullanarak kendi orjinal medeniyetlerine benzeyen Atlantis'i kurmuşlardı diğer bir deyişle ana gemilerinden kalan teknoloji Atlantis'te gelişmiş bir medeniyetin evrilmesine yetmişti.
Ancak büyük tufan ellerinde ne kaldıysa hepsini silip süpürdü, Atlantis'in batışından sonra iki aileden biri Orta Doğu, Afrika ve Mısır bölgesini (Enki tarafı) ve diğeri ABD kıtası'nı ve özellikle Güney Amerika bölgesini mesken edindiler.
Kendi orjinal dünyalarında bulunanlara benzer piramitler inşa ettiler ve bu bölgelerde yeni uygarlıklar başlattılar ancak Atlantis'ten farklı olarak bu kez ellerinde üstün teknoloji araçları kalmadığından köle sınıf olan İnsanlığa taşa dayalı daha ilkel uygarlıklar geliştirttiler.
Teknolojik iletişim araçları büyük tufanla birlikte yitirildiğinden ve Atlantis üzerinde taşan deniz suyu buzul çağıyla birlikte donarak kar ve buza dönüştüğünden aralarındaki iletişim ve bağ zamanla koptu, birbirlerinden haber alamaz hale geldiler.
Taki Amerika'nın 1492'de Kristof Kolomb tarafından yeniden keşfedilene kadar.
Kristof Kolomb orayı daha keşfetmeden önce kraliçe ve yakın çevresi tarafından ve ayrıca dünya elitleri tarafından kıta'nın varlığı zaten biliniyordu ve hatta zaten oraya gidilmiş ve keşfedilmişti,
o kadarki çizilen haritalar bile ellerinde mevcuttu ancak öyle değilmiş gibi rol yaptılar çünkü keşfin resmi anlamda üst düzey bir mason olan Kolomb'a yakıştırmışlardı.
Bu keşfin esas amacı iki elit arasındaki bağı yeniden kurmak, iş birliğini ve birlikteliği tesis etmekti.
ABD yeni Atlantis olacaktı ancak Avrupa'daki aile önce davranarak 1. ve 2. Dünya savaşları ile Almanya üzerinden birleşik Avrupa'yı yeni Atlantis yapmaya çalıştı ancak başarılı olamadı artık ABD'nin yükselişine dur diyecek bir güç kalmamıştı, Rockefeller ailesi kazanan taraftı.
Rotschild ailesi, Avrupa'da uluslararası bankacılık ve finansörlük yani global tefecilikten yolunu bulur, şahıslara, kurumlara, şirketlere ve devletlere para satar, Rockefeller ailesi ise ABD'de petrol işinden yolunu bulur, yani en karlı iki iş, her iki aile bir bütün gövdenin Avrupa ve ABD'deki iki ayağı gibidirler.
Fransız ihtilali ile birlikte imparatorlukları yıkma işine giriştiler,
Krallar ve kraliçelerin yerlerini mason iş adamları ve uluslararası sermaye almalıydı ve sonuçta öyle de oldu.
Çin, Osmanlı imparatorluğu, Kutsal Roma imparatorluğu ve Rus çarlığını yıktılar, Osmanlı'nın yıkılışı ile Rus çarlığını yıkılışı arasında sadece 3 yıl olması elbette tesadüf değildir.
Her imparatorluk için o imparatorluğa özel bir tertip geliştirildi, Almanya'da Marx ve Engels'e komünist manifestoyu yazdırttılar, Lenin'e maddi destekte verdiler, Rusya da Sovyet işçi haraketi desteklendi, Çar ve ailesini katlettirdiler, Osmanlı'da ise özellikle Abdülmecid, Abdülaziz ve 2. Abdülhamit'e karşı türlü tertipler, komplolar ve provokasyonlar düzenlediler, bazı batı özentisi Jön Türkler ve İttihatçılar ile işbirliği yaptılar, bir yanda Balkanlarda bağımsızlık hareketleri kışkırtılarak, diğer yandan Araplar isyana teşvik edildiler ve böylece İmparatorluk iyice zayıflatıldı.
1. Dünya savaşı ile Kutsal Roma imparatorluğunu da yıktılar ve Osmanlıyı parçalamaya ve aralarında pay etmeye kalkıştılar, zaten savaşın esas gayesi de bunlardı.
İmparatorluklar yerine ulus devletleri kurdurttular ve şimdi ulus devletleri de parçalayarak daha küçük devletçikler yaratma peşindeler, Yugoslavyayı parçaladılar, Türkiyeyi de parçalamak istemekteler, Asya Avrupa ve ABD birliğinden sonra sıra para birimi kripto para olan birleşik, totaliter ve faşist tek dünya düzenine sıra gelecektir.
Osmanlı devleti'nin ortadan kaldırılmasında en büyük etken kuşkusuz 19. yüzyıl sonlarında yıldızı parlamaya başlayan nam-ı diğer kara elmas yani petrol idi, bunu görebilmek ve anlayabilmek çokta zor olmasa gerek.
Başta Britanya imparatorluğu olmak üzere emperyalizm ve Masonlar yani global monarşi (illuminati) tarafından petrol ve petrol ürünlerinin gelecekte başta motorlu taşıtlar olmak üzere tüm modern sanayi sektörlerinde vazgeçilmez temel enerji birimi olacağı aşikar idi,
değerli Bağdat petrolünü, Musul ve Kerkük rezervini, vs. Osmanlı'nın eline bırakamazlardı artık devir değişiyordu, yeni bir modern 20. yüzyıl ve hemen hemen tümüyle bir yüzyıl boyu sürecek olan başlıca vazgeçilmez yakıt petrol.
Tercihleri imparatorluk yerine elbette Irak gibi daha ufak ve ve üzerlerinde hakimiyet kurabilecekleri kontrol edilebilir sömürge devletler olacaktı, zaten sonuçta öyle de oldu.
Günümüzde ise artık bu ilkel fosil yakıtı zar zor'da olsa tahtını ve yerini modern enerji kaynaklarına bırakmaktadır elbette, doğal ve temiz ücretsiz enerji kaynakları, elektrikli arabalar, uzun süre dayanıklı bataryalar vs.
Füzyon ayrıca tümüyle ücretsiz ve temiz plazma enerjisi gibi UFO düzeyi ileri teknoloji süper enerji kaynakları ise elbette aynı global monarşi tarafından petrol gelirlerinden elde etmeye devam ettikleri muazzam, dudak uçuklatıcı rakamlar hatırına halen bizlerden gizlenmektedir ve böylece tüm insanlık faşist bir zorbalık ile halen günümüzde bile karanlığa mahkum edilmektedir.
Ama elbette sonsuza dek böyle gidecek değildir, yakın gelecekte artık hiç bir yatırım yapmadan ve çaba harcamaksızın sadece petrole sırtlarını dayamış Arap ülkeleri birer birer iflas bayrağını çekmeye başlayacaklardır, bunu görebilmek için müneccim olmaya gerek yoktur.
Evet, elbette, 99. İslam halifesi ve ikamet tercihini aslında 3. Selim'in validesi Mihrişah Sultan için yaptırılmış olan Beşiktaş'taki Yıldız sarayından yana yapmış Şira yıldızının gözde sultanı Abdülhamid Han'ın tahttan indirilmesi tümüyle bir mason tertibi idi, Osmanlı'nın geriye kalan son sağlam kalesini de böylece indirmiş oldular ve global monarşi'nin elinden hiç olmazsa topraklarımızın bir kısmını kurtarmayı başaran Mustafa Kemal Atatürk yine aynı Mason monarşi tarafından büyük ihtimalle zehirlenerek genç yaşında katledildi.
Zira masonları yönetim kademelerinden uzak tutmaya büyük gayret sarf ediyordu.
(civa, o devirlerde civa bir tedavi amacı olarak kullanılıyordu fakat elbette aynı zamanda küresel ilaç sanayisini elinden bulunduran masonlar tarafından aslında hiç bir işe yaramadığı ve hatta tersine hastaya büyük zarar vererek bünyesini ölümcül düzeyde tahrip ettiği gayet iyi biliniyordu fakat hiç ses çıkarmayarak sessizce olan biteni izlemeyi tercih ettiler, bu bile başlı başına bir cinayet girişimidir kaldı ki ben planlı ve kasıtlı bir tertip olduğuna inanıyorum, siroz masalına ise elbette hiçbir zaman inanmadım.
Bana göre yaygın şekilde sakallı erkekleri ile Osmanlı medeniyeti tıpkı Pers - İran medeniyeti gibi, Sümer, Babil, Akad medeniyetlerini izlerini taşımaktadır, yani Anunnaki izleri.
Garbın antik Yunan'ı ve Şarkın antik Sümer ve Mısır'ı.
Makale:
St. Alien
2021
No comments:
Post a Comment
Your comment is awaiting moderation.